Audi

Test: Audi S1 Sportback

Audi’nin quattro çekiş sistemine sahip 231 beygirlik cep roketini buz üzerinde kullandık.

Son iki yıl içerisinde pek çok hot hatch ile tanıştık, ancak bunların tümü önden çekişli modellerdi. İlk defa dört tekerlekten çekişli bir hızlı hatchback ile karşılaşıyoruz ki, bu da S1’i özel bir otomobil yapıyor. Öncelikle bu otomobilin ismi çok sağlam bir repütasyona sahip, çünkü Audi’nin 80’li yıllardaki ralli otomobili de S1 adını taşıyordu. Bu ismi haketmesi için S1’in çok yetenekli bir otomobil olması gerekiyor.

Audi, küçük roketini iki farklı gövde tipiyle sunuyor. İsveç’in Are bölgesinde kullandığımız S1 Sportback, 5 kapısına rağmen çok sportif bir görünüme sahip. Opsiyonel 18 inçlik jantlar, agresif tamponlar, stoplar arasında yer alan ve güzel bir kontrast yaratan siyaha boyalı bölüm, dörtlü egzoz çıkışı ve tavan spoyleriyle standart A1’den daha sportif bir görünüm elde edilmiş. Otomobilin kabini de son derece etkileyici detaylara sahip. Kabinde gövde rengi bölümler bulunuyor. Vites konsolunun çevresi ve spor ön koltukların arka bölümleri sarı plastikle kaplı. Ben özellikle koltuklara bayıldım diyebilirim; hem vücudu çok iyi kavrıyor hem de çok şık görünüyorlar. Koltuğun arkasındaki sarı kaplamanın kenarında, tıpkı arka kapıda olduğu gibi bir quattro logosu bulunuyor. 6-ileri manuel şanzımanın küçük alüminyum vites topuzu da sportifliği destekleyen detaylar arasında.

S1’in çok güçlü ciğerleri olduğu ilk çalıştırmada dahi açıkça hissediliyor. 1.4 bar basınçlı turboşarja sahip 2-litrelik 4-silindirli TFSI motor 231 bg güç ve 270 Nm tork verileri sunuyor ve gücünü quattro çekiş sistemiyle dört tekerleğine birden aktarıyor. Bu yüzden karlı ve buzlu zeminlerde dahi son derece iyi bir çekişe sahip. S1, bu organizasyona özel olarak Hankook’un çivili Winter iPike RS lastikleriyle donatılmış, bu yüzden hızlanırken adeta buzu kazıyor. Hızlanma çok iyi, tamamen yeni geliştirilen direksiyonun tepkileri çok keskin ve kısa vites yolları sürüşe büyük keyif katıyor. Tabii S1’in direksiyonundayken keyiften dört köşe olmamımızın en büyük sebebi, onu karlı yollarda kullanıyor olmamız. Viraj çıkışlarında gaz pedalını döşemeye yapıştırdığınız gibi önce kısa bir süreliğine önden, ardından da arkadan gelen güçlü çekişle birlikte dört tekerleği üzerinde kaymaya başlıyor. Eğer ESC’niz açıksa bu kaymalar çok uzun sürmüyor ve elektronik sistemler otomobili yavaşlatıyor, ancak Elektronik Stabilite Kontrolü’ni Sport moduna alırsanız ve ‘Audi drive select’ butonundan Dynamic modunu seçerseniz virajlardan ağzınız kulaklarınızda bir şekilde, kayarak ve bu sırada vahşice hızlanmaya devam ederek çıkabiliyorsunuz. ESC’yi tamamen kapatmak da mümkün, ancak bunu yaptığınızda vereceğiniz kontranın açısı biraz daha fazla olacaktır. Sport seçeneği, küçük kontralarla, hatta bazen hiç kontra vermeden sadece gaz kontrolüyle kaymalara izin verdiği için kesinlikle çok keyifli.

S1’in küçük göründüğüne aldanmayın. Sportback versiyonu tam 1415 kg’lik (3 kapılı S1 1390 kg) bir ağırlığa sahip, ancak buna rağmen 0-100 km/s deparını nefesi hiç kesilmeden 5.9 saniyede tamamlıyor. Düşük hızlarda, üst viteslerde dahi çekiş çok iyi, orta devirlerdeki ses ve ivmelenme ise iç gıdıklayıcı türden. Onu sakin kullanmak neredeyse imkansız gibi, insanı sürekli olarak dürtükleyen bir yanı var. Hele ki, çivili lastikler üzerindeyseniz, her virajdan bir ralli otomobili kullanıyormuşçasına fışkırarak çıkmak istiyorsunuz, çünkü otomobil bunu gerçekten çok iyi yapıyor. Ancak kuru bir asfalt üzerinde bu kadar keyifli olmayacağı da bir gerçek ve bu bende sürüş keyfi yönünden biraz endişe yaratmıyor değil. Sonuçta sahipleri, onu her zaman buz üzerinde kullanma fırsatı bulamayabilirler, değil mi? Bunun yanında S1, günlük kullanıma da çok uygun bir süper hatchback. Normal şartlarda uysal bile sayılır, ancak Dynamic modunu seçtiğinizde işler değişiyor ve bu küçük otomobil asıl kimliğini ortaya koymaya başlıyor. Arkada dört kollu bağlantılara sahip süspansiyon sistemi standart A1’e göre oldukça sert olmasına rağmen S1, yine de konforlu hissettiriyor. Hatta bu sınıfın en konforlu modeli olduğunu bile söyleyebilirim. Tüketim yönünden de öyle çok obur karakterli sayılmaz. Ortalaması 7.1 litre olarak veriliyor ki, bu güçteki dört tekerlekten çekişli bir otomobil için bu çok makul bir değer.

S1’i sadece İsveç yollarında değil, donmuş bir gölün üzerine özel olarak hazırlanmış bol virajlı uzun bir parkurda kullanma şansı da bulduk. Bu deneyim, Quattro’nun çivili lastikler eşliğinde ne kadar iyi çalıştığını görmemiz açısından çok iyi bir şanstı. ESC Sport modundayken ve sol ayak freni yaparak virajları birbirine bağlamaya çalışmak inanılmaz keyifliydi.

Maalesef bu otomobili yollarımızda pek fazla göremeyebiliriz. Çünkü Almanya fiyatı 30 bin Euro seviyelerinde olan S1, 2-litrelik motoru sebebiyle Türkiye pazarına biraz yüksek bir fiyatla giriş yapacaktır. Bu fiyatı ise yılın ikinci yarısından sonra, yani satışa sunulduğunda öğrenebileceğiz.

ÖZELLİKLER
Motor: Sıralı 4-silindir, 1984 cc, turbo
Güç: 231 bg @ 6000 d/d
Tork: 370 Nm @ 1600-3000 d/d
0-100 km/s: 5.9 sn (farika verisi)
Maks hız: 250 km/s (fabrika verisi)
Ortalama tüketim: 7.1 lt/100km (fabrika verisi)
CO2: 166 g/km (fabrika verisi)

Comments
To Top
error: İçerik korunmaktadır - kopyalanamaz !!